27 Nisan 2009 Pazartesi

SANA BİLMEDİĞİN BİR ŞEY SÖYLEYEMEM


Suyun derinliği aynıydı ... Ama senin beline benimse omuzlarıma geliyordu.

Bütün yapraklar sararıp düşecekti ...Ama ilk ben düştüm kalanlar arkamdan korkuyla baktı
Bütün aşklar çok büyük olacaktı. Ama en büyük bizimkisi diyecektik

Her bir insan eşsiz olacaktı. Ama hep kendimizi en değerli zannedecektik

Çamur mu sürmek istiyorsun başkasının duygularına? Önce senin ellerin kirlenecek

Suyla mı gidiyorsun bir başkasının yanan yüreğine? O yürekte hep yerin olacak


Sana bilmediğin bir şey söyleyemem Ben de hiçbir şey bilmiyorum
Ne kadar iyilik varsa hepimiz için Hepsini dileyip gerisine direniyorum

Çok sonraları fark edecektik İyilik temizlik bile göreceli olacaktı
O kadar hızlı kirlenecektik ki Masumiyet fotoğraflarda eskiyip solacaktı

Korkuyor musun senden farklı olan her şeyden Korktuğun şey kendi içinde büyüyecek
Ortak mı oluyorsun bir başkasının yalnızlığına Yüreğin yalnızlık nedir bilmeyecek

22 Nisan 2009 Çarşamba

Ağır aksak siler hayat ,yüzümdeki tenimdeki izlerini
Ve en zorda, aklı evvel yüreğime anlatırım
Canımdan saydığımın, içimi eze eze
El olup sessiz, gidişini… anlamaz ki
Aşk öylece, hazırolda
Durup ne seni, ne beni beklemez ki
Biraz yürek, biraz çaba ve gözün kara olmalı
Bir büyük can pazarı aşk, sapasağlam çıkmalı
Hiç korkaklık dinlemez ki dinlemez ki
Ben büyük aşkların adamıyım
Kimler geçti ayaktayım sen de mi duracaktım
Boşver gitsin
Artık kurşunlara diziyorum yalan aşk oyununu
Duvarlara yazıyorum sonunu bitsin
Boşver zaten hayat beni hiç anlamadı ki
Boşver zaten ne söylesem
Neyse



şiir : Burcu Tatlıses


21 Nisan 2009 Salı

050708200409

Sadece bitmeyen kalemlere ve adalete inanırdım. Sense, birbirimiz için yaratılmış olan yalnızlığa sahip olurdun ...
Elveda mürekkep kalem ...Elveda gökkuşağım ...

Yüreklerinin en düşsüz yerinde öyle apansız kalakaldım.

Ben kötüyüm, erdem kimin adı.

Bir bıçakla rüzgar sokarım içime sonra iyileşeceğimi söylerim.

Cam kırıklarının üzerinde sevişmekten bıktım derim.

Az acıyı arıyordum kendi kanımı içiyordum derim.


fotoğraf ve yazı :umay umay
(orospu kırmızı 07 ve 90. sayfa)

19 Nisan 2009 Pazar

ON-BİR-AY

Onbir ay iki gün sonra yeniden geldin ...
hoşgeldin

ne olduğunun önemi yok yeniden gülümse bana yeter...
teşekkürler...

Bir yıl iki ay sonra, kalbin üzerinde unutulmuş kelebeği buldum. Önce beyaz kapıyı, sonra beyaz bardağı, sonra buğuyu... Şimdi tam onu buldum. Buğuyu sildim. Tuzları yaladım. Ona dokunamadım. Onu devirdim, bir sağa bir sola.Avucumun içine alamadım. Bir yıl iki ay önce aşkımın bittiğini anımsadım. Pop müzik dinledim, hepsi geçti. Yirmi dört saat, radyo programcısı isen; Kitabımı, asla anlayamazsın dedim. Düğmelerimi boğazımı örtünceye dek kapadım. Okumasınlar beni aşkım. Omuzlarımı gösterme onlara. ( umay umay orospu kırmızı sayfa : 55 )